Yaşam

14. Berlin Kürt Film Festivali başlıyor: ‘Acılara bir nebze olsun merhem oluyor’

Berlin Kürt Film Festivali, bu yıl 14’üncü kez sinemaseverleri bir araya getirmeye hazırlanıyor. Festival, sanat filmlerini izleyiciyle buluşturmasının yanı sıra Avrupa’da yaşayan Kürtler için önemli bir buluşma ve ifade alanı oluşturmayı amaçlıyor.

Özellikle son yıllarda, Kürtlerin yaşadıkları acıları, göç hikayelerini ve direnişlerini beyaz perdeye taşıyan filmler, festivalde yoğun ilgi görüyor. Her sene farklı bir temaya sahip olan festivalin bu yılki ana teması LGBTQI+ olarak belirlendi.

Festival organizatörlerinden Sidar Orhan Bayram ile festivali konuştuk.

BAŞLANGIÇ FİLMİ ‘SIEGER SEIN’

14. Berlin Kürt Film Festivali, 9 Ekim saat 19:00’da Soleen Yusef imzalı “Sieger Sein” isimli filmle başlayacak. Film gösteriminden sonra yönetmen Soleen Yusef ile bir söyleşi oturumu gerçekleştirilecek.

“Sier Sein”, Suriye’den kaçan Mona’nın Berlin’de futbola olan yeteneğinin keşfedilmesini ve Mona’nın bu süreçte yaşadığı zorlukları konu alıyor.

Sieger Sein (2024)

‘FARKLI KİMLİKLERİN YAŞAMLARINA IŞIK TUTMAK’

Sidar Orhan Bayram, tema seçimiyle ilgili, “Geçen senelerde olduğu gibi bu sene de tema seçimi büyük bir özenle yapıldı. LGBTQI+ temasının seçilmesinin sebebi, toplumsal cinsiyet normlarının ötekileştirdiği farklı cinsel kimliklere sahip insanların ve toplulukların yaşamlarına ışık tutmaktır” dedi.

‘FESTİVAL, KÜRT KÜLTÜRÜNÜN ETKİ ALANINI GENİŞLETİYOR’

Berlin Kürt Film Festivali’nin en önemli misyonlarından biri de Kürt kültürünün dünyaya tanıtılması. Bayram, bu konuda, “Ünü her geçen sene artan Berlin Kürt Film Festivali’ne sadece Berlin ve Almanya’dan değil, neredeyse Avrupa’daki tüm ülkeler ve şehirlerden insanlar katılmaktadır. Haliyle bu da Kürt kültürünün sınırlarını ve etki alanını genişletmektedir” ifadelerini kullandı.

Orhan, festivalin kültürel zenginliklerin aktarılmasında ve Kürtlerin hikayelerinin dünya genelinde duyurulmasında önemli bir köprü işlevi gördüğünü de ekledi.

64 FİLM İZLEYİCİLERLE BULUŞACAK

Festivalde 64 film gösterilecek. Festival, Kürtlerin Kürdistan’da ve göçmen oldukları diğer ülkelerde yaşadıkları ve maruz bırakıldıkları konulara odaklanan birçok kategoride filme yer veriyor.

Bayram, “Film festivallerinin büyük kitlelere seslenebilme kabiliyetini düşündüğümüzde, Kürtlerin yaşadıklarının bir bütün olarak anlatılması ve aktarılması, Kürtlerin acılarına bir nebze olsun merhem olabilmektedir” dedi.

Orhan, bu filmlerin Kürtlerin yaşadığı zorlukları görünür kılma noktasında büyük önem taşıdığını da vurguladı. Organizasyon, genç sinemacıların deneyimli sinemacılarla tanışmasına ve izleyicilerle buluşmasına katkıda bulunuyor.

AVRUPA’DA YAŞAYAN KÜRTLERDEN İLGİ

Almanya ve diğer Avrupa ülkelerinde yaşayan Kürtler festivale ilgi gösteriyor. Bayram, “Almanya ve diğer Avrupa ülkelerinde yaşayan Kürtler festivale yoğun bir ilgi gösteriyor. Festival Avrupa’da yaşayan genç Kürt nüfusu için kültürlerini öğrendikleri veya pekiştirdikleri bir mecra olarak görülmektedir” dedi.

Festival filmlerini de değerlendiren Bayram, “Festivalde gösterime girecek tüm filmlerin çok ilgi çekici olduğunu söyleyebilirim. Festival programında ilk defa gösterime girecek filmler olduğu gibi, başka festivallerde ödüller almış filmler de bulunmaktadır” diye konuştu.

Bayram, “Bu filmler, Kürtlerin yaşantılarını ve mücadelelerini estetik bir dille anlatıyor. Özellikle ‘Sieger Sein’ filmi bu yıl oldukça dikkat çekecek gibi görünüyor” dedi. Ayrıca “Journey of Hope”, “Exile Never Ends”, “Köpek” ve “Beyto” gibi filmlerin de bu yılın en dikkat çeken yapımları arasında yer aldığını belirtti.

Festivalde öne çıkan birçok yapım, Kürtlerin tarihsel ve kültürel gerçekliklerine odaklanıyor. Festival, Berlin Senatsverwaltung für Kultur und Gesellschaftlichen Zuzammenhalt ve Goethe Institut tarafından finanse ediliyor. Festivalin finansmanını sağlayan bu kuruluşlar, Kürt kültürünün ve sanatının desteklenmesine büyük katkı sunuyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu